LomoAmigo: Yılmaz Başar Babür

Keskinliğe karşı takıntısı olmasına rağmen, Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi'nin cazibeli görünüşüne karşı koyamayıp denemek istedi. Lensi kullandığı süreç boyunca Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi en iyi arkadaşı oldu ve gördüklerini bu sefer Petzval 58 aracılığı ile bizlere sunuyor.

İsim: Yılmaz Başar Babür
Konum: İstanbul
Fotoğraf Makinesi: Canon 5D Mark II
Lens: Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi

Merhaba! Bize biraz kendinden ve fotoğrafçılığa nasıl başladığından bahseder misin?

1981’de İstanbul’da doğdum. 17 senedir görsel alanda çeşitli dallarda çalıştım. Fotoğrafa ise 8 yıl oldu başlayalı. Kendim öğrenmeyi, keşfetmeyi, deneysel olmayı seçtim. Fotoğraf serüveni art direktörlük yaparken saplantılı hobi olarak başlayıp, sergilere ve sonrasında foto-muhabirliğine, tanıtım fotoğrafçılığına, ödüllere ve bir çok alanda tanıdık simalarla güzel projeler oluşturmama kadar varan bir yolculuğa dönüştü.

Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi ile nasıl tanıştın, ilk gördüğünde hissettiğin şey neydi?

Bu sorunun cevabında bir hikaye gizli. İlk defa Yeldeğirmeni’ne tiramisu yemeğe gelen kocaman gözlü, güzel bir kızın masasında gördüm Petzval 58’i. Lensi ne kadar merak etsem de, hatta kız çok tanıdık gelse de soramadım o an için. Hemen sonrasında hatırladım; yıllardır Facebook’ta arkadaş olduğumuz ama nerdeyse hiç konuşmadığımız biriydi. İnternetten bir süre konuştuk, sonra buluştuk ve hayatıma onun kocaman gözleriyle birlikte girdi Petzval 58. Yeldeğirmeni’nde geçen günlerimiz boyunca birlikte fotoğraflar çektik. Petzval 58’den ilk başta biraz korksam da alışınca elimden bırakamadım. Netlik ayarı ve bokeh kontrolü keyif veren deneyimlerdi.

Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi’i kullanırken başına gelen ilginç bir şey oldu mu? Çekim yapmak nasıldı? Zorlandığın anlar oldu mu?

Lensin ağırlığı ve alıştığınızda hissettirdiği o eski ruh gerçekten çektiğiniz insanların üzerine yansıyor ve daha neşeli fotoğraflar çekiyorsunuz. Bir çok arkadaşım lens hakkında sorular sordu, tanımadığım bir çok insanın da gözünde sormak istedikleri soruları gördüm. Nesnelerin çekim gücüne inanan biri olarak uzun süredir görmediğim bir çok arkadaşımı gördüm ve onları fotoğraflama fırsatım oldu. Altın Objektif ödülü kazandığımla ilgili espri konusu bile oldu.

Sence bir fotoğrafı mükemmel yapan şey nedir?

Fotoğrafın ifade ettiklerini ya da işlevini herhangi bir kalıba sığdıramıyorum kendi kadrajımda. Tek bir kutu ve içinde görme duyumuzun sürekliliğine inat duran bir “an”. Sizi sinirlendirebilir, gülümsetebilir, üzebilir; sizi bir nöron yolculuğuna sürükleyebilir hatıralarınızda. İstenirse politikanın silahı olur fotoğraf, gerekirse medyanın. Çünkü duruyordur ve biz duran şeylerin gerçek olduğuna inanırız. Gerçek oluşturulan bir olgudur aslında; fotoğraf gibi… Bu sebeple fotoğraflarımı çekerken ve düzenlerken sabit bir gerçeklik aramıyorum. Aslolanın sizin ne göstermek istediğinizle izleyicinin ne gördüğü arasındaki ince çizgi olduğuna inanıyorum.

Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi ile çektiğin ve seni en çok tatmin eden fotoğraflar hangileri?

Çektiğin fotoğrafların bir soundtrack albümü olsaydı, içinde hangi şarkılar olurdu?

Sanırım Fırtınayt albümüyle Büyük Ev Abluka’danın Arayan Bulur ve Hayaletler liste başında olurdu. Hemen arkasından Imany Slow Down gelirdi. Fytch ft. Carmen Forbes’dan In These Shadows ile devam eden soundtrack içinde The Gaslamp Killer’dan In The Dark, Ten Walls’dan Walking With Elephants, Arcade Fire’dan Reflektor, Mazhar Alanson’dan Bozup Yeniden Yapmaktır İşim, Sezen Aksu’dan Kibir, The Peach Kings’dan Lonely, Ninet’den Crazy gibi parçalarla devam eder ve Sufle’den Duman Cover’ı Köprüaltı ile biterdi.

Dijital makine ile fotoğraf çeken bir insan olduğunu biliyoruz, analog dünya hakkında ne düşünüyorsun?

Dedem Niyazi Yılmaz Bapir 1930’larda Bitlis’in ilk gazete muhabiri ve analog film, fotoğraf makinası gibi ekipmanları bulabileceğiniz tek kitabevinin sahibiydi. Benim doğduğum sene vefat eden dedemin “Yılmaz” ismini ve sanırım gözünü miras almışım. Çocukluğumdan beri nedense hiç sevmediğim hatıra fotoğraflarından dolayı tavırlı olduğum fotoğrafla dijital çağın yükselmesiyle barıştım. Analog dünya bana dedem kadar uzak olsa da, Lomography gibi markaların günümüzde hala bunu sürdürebilmesi çok güzel, retro bir evren sunuyor meraklısına.

Nelerden ilham alıyorsun ve nelerin fotoğraflarını çekeceğine nasıl karar veriyorsun?

Hayatın kendisi çok ilham verici malum. Nerden baktığınızla alakalı ne gördüğünüz. Hayata, insanlara anlayarak bakmaya çalışıyorum. Her baktığım yerde bir kutu var ve her kutu kendi şartlarında doğrulara yanlışlara sahip. Bana ilham veren de sanırım bu denge. Gerçeğe ulaşmanın birden çok yolu var, gerçeğin bile birden çok hali.

Çalışmalarımda her kutunun kendi gerçekliğinde kalışını ve birbirinden farklı oluşunu seviyorum. Başka başka evlere, dünyalara, hayallere, gözlere açılan pencereler gibi. Aynı anda sokakta olmayı, stüdyoda olmayı, setlerde olmayı seviyorum. Ortaya çıkan karelerin ruhlarına inanıyorum. Fotoğrafta benim için tek form iskelet sanırım. Baktığımda bir denge, bir çıkış, bir mantık görmeyi seviyorum. Bir yaşam formu olarak; sabit formlara inanmıyorum.

Stilini etkileyen bir sanatçı var mı?

Jan Saudek, Jiddhu Krishnamurti, Leonardo Da Vinci gibi büyük sanatçılardan etkilenmemek zor.

Kendini 3 kelimeyle ifade eder misin?

Septik, hedonist, panteist.

Yeni Petzval 58 Bokeh Kontrol Sanat Lensi kullanacaklara tavsiyelerin nelerdir?

Diyafram halkaları ve kendi bokehlerini üretebilme gibi özellikleri mutlaka denemeliler. Netlik ayarı zor gibi gözükse de iyi bir konsantrasyonla büyülü fotoğraflar çekebilirler.

Yılmaz Başar Babür’ün internet sitesinden manipülasyonlarını, fotoğraflarını ve video kliplerini izlemeyi unutma! Ayrıca Başar’ın Instagram ve Facebook sayfalarını ve LomoEv'ini de ziyaret et!

morlice tarafından, 2016-09-19 tarihinde ve #donanım #kültür #insanlar başlığında yazıldı.